YATIRIMCININ KARŞISINA HUKUKEN SAĞLAM ÇIKMAK
Başarılı bir girişim fikrinden ticarileşmeye, sonrasında da büyüme ve kurumsallaşmaya doğru uzun bir yolu vardır. Bu yolun uzunluğu sadece zaman değil geçireceği evreler ve süreçlerdeki emek ve çalışmanın fazlalığındandır. Daha önceki yazılarımızda bu süreçlere hukuki bakış açımızı birer cümle ile ortaya koymuştuk. Girişimcinin şahsi becerisi ile ortaya koyduğu yönetim ne derece başarılı olursa olsun ortaklıklar yapma aşamasına gelindiğinde yatırımcının karşısına sağlam çıkmak belirli ölçüde kurumsallaşma veya en azında bazı kurumsallaşma araçlarını kullanılmasını gerektirir. Tabi burada kastettiğimiz çekirdek aşama finansmanından çok büyüme finansmanı için yatırımdır. Kurumsallaşma araçları diye bahsettiğimiz bazı hukuksal belgeleri mümkün olduğunca başlangıçta şirket süreçlerine dahil etmenin muhakkak ileride çok faydası olacaktır.
Bir Sözleşme Ancak İşler İyi Giderken İmzalanır
Unutulmamalıdır ki tarafları kim olursa olsun, konusu ne olursa olsun bir sözleşme ancak ilişkiler iyi iken imzalanabilir. İlişkiler bozulduktan sonra sözleşme imzalanması için artık çok geçtir. Özellikle genç girişimciler arasında işler iyi giderken sözleşme yazmak imzalamak fuzuli işler ve vakit kaybı olarak görülür. Ancak insan çok unutkandır. Daha başlangıç aşamasında kurucu ortaklar, iş fikrinden ticarileşme modeline ve büyüme stratejilerine kadar vardıkları görüş birliğini bir sözleşme ile kendilerine ve yol arkadaşlarına taahhüt edemiyorlarsa ileride ciddi anlaşmazlıklar yaşayabileceklerinin göstergesidir. Şirketin yasal zorunluluğu olan standart hukuki dokümanlar, kurucu ortakların işe özel iradelerini yansıtmaz. Bu sebeple ortaklar sözleşmesinde kimin şirkete hangi katkıyı yapacağı, ne kadar hisse alacağı, bunu nasıl ve ne koşullarla devredebileceği, görev dağılımının, yetki ve sorumlulukların neler olacağı, ileride kendilerinin sermaye artımı yapıp yapmayacakları, yatırım alma stratejileri, gibi ihtimallere göre detaylı düzenlemeler yapılmalıdır. Daha kuruluş aşamasında ortakların aralarında bu tip bir sözleşme imzalamaları, sözleşmenin asli amacının yanı sıra, yatırımcı karşısına çıktıklarında güven verme ve işini ciddi yaptığını gösterme açısından da büyük fayda sağlayacaktır.
Yatırımcı Karşısında Güven Uyandırmak İçin Hukuksal Belgeler
Ortaklar arası ilişkilere dair kuralların baştan bir sözleşme ile belirlenmiş olmasının yanı sıra, şirketin büyüme aşamasına gelene kadarki yaşamında uygulanmış olması, yatırımcı karşısında iş ciddiyeti, güven ve saygınlık uyandırır. Yatırım kararında, melek yatırımcı dahi olsa, girişimcinin yönetim becerisine güven başlıca etkendir. Güven ise istikrarlı şekilde başarılı yönetme beklentisi ile oluşur. Bu beklentinin karşılanacağının en somut göstergelerinden biri de; girişimcinin en baştan beri kurumsal yönetim araçları olan sözleşmeleri işine dahil etmesi ve baştan koyulan kurallara göre yönetmesidir.
Yatırımcı, karşısında kuralları baştan koymuş ve buna göre faaliyet gösteren bir şirkete ciddi yaklaşır ve karar kriterleri arasında muhakkak yer alacak yönetim becerisi bakımından olumlu etkilenir.
Yatırımcı karşısına çıkıldığında şirketin iş ciddiyeti ve güven uyandırması için kullanılmasının muhakkak faydalı olacağı çeşitli sözleşmeler ve hukuksal süreçlerden kısaca başlıklar halinde şöyle söz edilebilir :
• Şirketin faaliyeti ile ilgili süreçlerinin basit şekilde yazılmış olması ve yönetim kurulu kararı halinde getirilmesi (Hissedarlar sözleşmesine ek olarak da düzenlenebilir)
• Şirketin üçüncü şahıslarla iş yaparken imzaladığı (NDA’den satın almaya kadar süreklilik arz eden sözleşmeler) standart sözleşme örneklerinin oluşturulması ve bunların baştan beri şirkette uygulanagelmesi.
• Şirket çalışanlarının imzaladığı sözleşmelerin standart olması. İşin niteliğine göre özgün şekilde hükümler ile şirketin menfaatlerinin korunmas (Örneğin çalışanların ürettiği fikri mülkiyet haklarının şirkete devredilmesi gibi)
• Sektör ve işin özelliğine göre yasal zorunluluklar, lisans, yetkilendirme, fikri mülkiyet hakları tescili gibi şirketin haklarını korumaya yönelik hukuki araçların baştan beri kullanılıyor olması.